ARCACHON: Okyanusun diğer adıdır bana. Tuttum elinden küçük Yudum'un, yanımda şen kahkahası ve en az bendeki kadar heyecanıyla Arzu'yla birlikte denize varan yoldan yürüdüm... Kırmızı bankları, güzelim sokak lambaları, kumsalı,rüzgarı,güneşi ve deniz insanlarıyla çocukluk hayaline adım adım ilerlemek... Çok anlamı olmayabilir bir çok insan için ama bence 'heyecan' işte. 'Hayal' işte. Hele bir de yanında eşlikçin varsa...
Biz de yüzmek yerine (akşam gidersek tabii) ne yaptık? Kumsalda kısa bir yürüyüşten sonra, açtık Bordeaux şarabımızı, okyanusa karşı şarap ve peynir. Ohh miss:)))
Bu arada bildik: Buralara geniş zamanlarda gelmek lazım. Okyanusta yüzmek lazım, deniz mahsullerini tatmak lazım, çevredeki diğer sahilleri görmek ama özellikle kum tepesine gitmek (Dune du Pilat) ve tepeden okyanus manzarasını seyretmek lazım. Bir dahaki sefere artık :)
-Yudum -
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder